Sıfırıncı Gün: Yeni Bir Başlangıç, bireyin kendi iç yolculuğunu ve toplumsal hayatta karşılaştığı zorlukları ele alır. Film, sıradan görünen bir günde bir karakterin yaşadığı beklenmedik olaylar dizisi ile başlar ve izleyiciye hayatın değerini ve her yeni başlangıcın potansiyelini hatırlatır. Derin bir anlatım ve etkileyici bir görsel sunumla, film kendine has bir atmosfer yaratır. Zengince kullanılan metaforlar ve güçlü diyaloglarla, hayatta karşımıza çıkan zorlukların üstesinden gelme azmi izleyiciye aktarılır. Bu film, her yaşta izleyici için dokunaklı ve düşündürücü bir deneyim sunar.
Selin rolünde Ayşe Demir, hayatının farklı yönlerini keşfeden başkarakteri canlandırırken; kütüphanedeki gizemli adam rolünde ise Berkay Aslan, derin bir karakter sunar. Filmde çeşitli yan karakterler de yer almakta; Selin’in en yakın arkadaşı Elif rolündeki Merve Yılmaz, Selin’in içsel çatışmasını destekleyen önemli bir figürdür. Aile üyeleri olarak ise Hasan Çelik ve Emine Öztürk, Selin’in geçmişini temsil eder. Tüm oyuncular, karakterlerinin ruh hallerini başarılı bir şekilde yansıtarak izleyicinin yoğun duygusal bir bağ kurmasına olanak tanır.
Sıfırıncı Gün, hayattaki her yeni günde yeni fırsatlar ve değişimlerin mümkün olduğunu vurgular. Film, izleyicilere ‘değişim’ kavramının önemini anlatırken, her bireyin kendi sorunlarıyla mücadelesinin de evrensel olduğunu gösterir. İnsanın içsel yolculuğunun, kişisel gelişiminin ve çevre ile olan ilişkilerinin alt metinlerde işlendiği bu yapım, izleyicilere derin bir düşündürücülük kazandırır. Sonuç itibarıyla, izleyiciye yeni bir başlangıç yapmanın her zaman mümkün olduğunu hatırlatır.
Film, etkileyici sinematografisi ile dikkat çeker. Doğal ışık kullanımı ve minimal bağlamda yapılan planlar, izleyicinin karakterlerle daha yakın bir bağ kurmasına yardım eder. Anlamlı çekim açıları ve detaycı kadrajlar, karakterlerin içsel çelişkilerini görsel olarak pekiştirir. Müzikler, sahnelerin duygusal derinliğine katkıda bulunur.